İngilizce Tanışma Diyalogları

John: Hello, I’m John. Nice to meet you.
Merhaba, ben John. Tanıştığımıza memnun oldum.

Ayşe: Hello John, I’m Ayşe. Nice to meet you too.
Merhaba John, ben Ayşe. Ben de memnun oldum.

John: Where are you from, Ayşe?
Ayşe, nerelisin?

Ayşe: I’m from Istanbul, Turkey. And you?
İstanbul, Türkiye’denim. Peki sen?

John: I’m from the United States. How long have you been in Istanbul?
Amerika’danım. Istanbul’da ne kadar süredir yaşıyorsun?

Ayşe: I’ve been living in Istanbul for two years. How about you?
İki yıldır İstanbul’da yaşıyorum. Sen?

John: I’m here on vacation. It’s my first time in Turkey, and I’m really enjoying it.
Burada tatildeyim. Türkiye’ye ilk kez geldim ve gerçekten keyif alıyorum.

Ayşe: That’s great to hear! Is there anything specific you want to see or do while you’re here?
Bu güzel duyduğuma sevindim! Buradayken görmek veya yapmak istediğin özel bir şey var mı?

John: I’m interested in exploring the historical sites and trying local food. Do you have any recommendations?
Tarihi yerleri keşfetmeyi ve yerel yemekleri denemeyi istiyorum. Herhangi bir önerin var mı?

Ayşe: Absolutely! There are many great historical places like the Hagia Sophia and Topkapi Palace. As for food, you must try traditional Turkish kebabs and baklava.
Kesinlikle! Ayasofya ve Topkapı Sarayı gibi birçok harika tarihi yer var. Yemek konusunda ise geleneksel Türk kebaplarını ve baklavayı mutlaka denemelisin.

John: Thanks for the suggestions, Ayşe. I’ll definitely check those out. By the way, what do you do for a living?
Önerilerin için teşekkür ederim, Ayşe. Onları kesinlikle kontrol edeceğim. Bu arada, mesleğin nedir?

Ayşe: I work in marketing. How about you?
Ben pazarlamada çalışıyorum. Peki sen?

John: I’m a software engineer. It’s a challenging but rewarding job.
Ben bir yazılım mühendisiyim. Zorlu ama ödüllendirici bir iş.

Ayşe: Nice! Well, it was really nice meeting you, John.
Harika! İyi ki tanıştık, John.

John: Likewise, Ayşe. If you have any more recommendations or if you’d like to grab a coffee sometime, let me know.
Benzer şekilde, Ayşe. Eğer daha fazla önerin varsa veya bir gün kahve içmek istersen haber ver.


25 Farklı İngilizce Tanışma Diyaloğu

Örnek 1: Aile Toplantısında İngilizce Tanışma Diyalogları

Ayşe: Hi, I’m Ayşe. Nice to meet you! (Merhaba, ben Ayşe. Tanıştığımıza memnun oldum!)

Ali: Hello Ayşe, I’m Ali. Pleasure is mine. (Merhaba Ayşe, ben Ali. Memnuniyet benim.)

Ayşe: So, how do you know the family? (Peki, aileyi nasıl tanıyorsun?)

Ali: I’m a friend of Ahmet, their cousin. We met at university. (Ahmet’in arkadaşıyım, onların kuzeni. Üniversitede tanıştık.)

Ayşe: Oh, that’s nice. I’m Ahmet’s sister. It’s great to have you here. (Oh, güzel. Ben Ahmet’in kız kardeşiyim. Seni burada görmek güzel.)


Örnek 2: İş Yemeğinde İngilizce Tanışma Diyalogları

Deniz: Hi, I’m Deniz. I think we work in the same department. (Merhaba, ben Deniz. Sanırım aynı departmanda çalışıyoruz.)

Mert: Hi Deniz, I’m Mert. Yes, I’ve seen you around the office. Nice to finally meet you. (Merhaba Deniz, ben Mert. Evet, seni ofiste gördüm. Sonunda tanışmak güzel.)

Deniz: Likewise, Mert. How long have you been with the company? (Ben de aynı şekilde, Mert. Şirkette ne kadar süredir çalışıyorsun?)

Mert: I’ve been here for about two years now. And you? (Ben burada yaklaşık iki yıldır çalışıyorum. Peki sen?)

Deniz: This is my third year. It’s a great place to work, isn’t it? (Benim üçüncü yılım. Burası çalışmak için harika bir yer, değil mi?)


Örnek 3: Arkadaş Ortamında İngilizce Tanışma Diyalogları

Cem: Hey, I’m Cem. Are you new to the group? (Hey, ben Cem. Gruba yeni misin?)

Elif: Hi Cem, I’m Elif. Yeah, it’s my first time joining the hangout. (Merhaba Cem, ben Elif. Evet, bu benim ilk katılışım.)

Cem: Welcome, Elif! We’re a friendly bunch. Hope you enjoy your time here. (Hoş geldin, Elif! Biz samimi bir grupuz. Umarım burada zamanını keyifli geçirirsin.)

Elif: Thanks, Cem. Everyone seems really nice. I’m looking forward to getting to know everyone. (Teşekkür ederim, Cem. Herkes gerçekten güzel görünüyor. Herkesi tanımak için sabırsızlanıyorum.)


Örnek 4: Spor Etkinliğinde İngilizce Tanışma Diyalogları

Burak: Hi, I’m Burak. Are you here for the basketball game too? (Merhaba, ben Burak. Sen de buraya basketbol maçı için mi geldin?)

Ece: Hi Burak, I’m Ece. Yes, I love basketball! It’s my favorite sport. (Merhaba Burak, ben Ece. Evet, basketbolu çok seviyorum! Favori sporum.)

Burak: That’s awesome! Maybe we can join the game together. I’m always looking for teammates. (Harika! Belki birlikte maça katılabiliriz. Her zaman takım arkadaşı arıyorum.)

Ece: Sounds like a plan, Burak. I’m in! (Harika bir plan gibi görünüyor, Burak. Ben de varım!)


Örnek 5: Kafe Buluşmasında İngilizce Tanışma Diyalogları

Merve: Hello, I’m Merve. Are you waiting for someone too? (Merhaba, ben Merve. Sen de birini mi bekliyorsun?)

Can: Hi Merve, I’m Can. Actually, no. I just thought I’d grab a coffee. Mind if I join you? (Merhaba Merve, ben Can. Aslında hayır. Sadece bir kahve içmeyi düşündüm. Katılır mısın?)

Merve: Not at all, Can. It’s nice to have some company. What’s your favorite coffee? (Tabii ki, Can. Biraz arkadaşlık güzel olur. Senin favori kahven nedir?)

Can: I’m a fan of cappuccino. How about you? (Ben cappuccino hayranıyım. Peki sen?)

Merve: Same here! Great choice. (Ben de! Harika bir tercih.)


Örnek 6: Sanat Galerisi Ziyaretinde İngilizce Tanışma Diyalogları

Zeynep: Hi, I’m Zeynep. I love exploring art galleries. How about you? (Merhaba, ben Zeynep. Sanat galerilerini gezmeyi çok seviyorum. Peki sen?)

Ozan: Hello Zeynep, I’m Ozan. I enjoy art too. This exhibition caught my eye, so I decided to check it out. (Merhaba Zeynep, ben Ozan. Ben de sanatı severim. Bu sergi dikkatimi çekti, bu yüzden incelemeye karar verdim.)

Zeynep: That’s great! I find art so inspiring. What type of art do you like the most? (Harika! Ben sanatı çok etkileyici buluyorum. Sen en çok hangi tür sanatı seversin?)

Ozan: I’m drawn to contemporary art. The creativity and innovation amaze me. (Ben çağdaş sanata ilgi duyuyorum. Yaratıcılık ve yenilik beni hayran bırakıyor.)


Örnek 7: Müzik Festivalinde İngilizce Tanışma Diyalogları

Aslı: Hi, I’m Aslı. Are you excited about the music festival too? (Merhaba, ben Aslı. Sen de müzik festivali için heyecanlı mısın?)

Berk: Hi Aslı, I’m Berk. Absolutely! It’s my first time attending a music festival. How about you? (Merhaba Aslı, ben Berk. Kesinlikle! Bu benim ilk müzik festivalime katılışım. Peki sen?)

Aslı: Same here, Berk! I can’t wait to see my favorite band perform live. (Ben de aynı şekilde, Berk! En sevdiğim grubun canlı performansını izlemek için sabırsızlanıyorum.)

Berk: Maybe we can catch some performances together. It would be more fun! (Belki birlikte bazı performansları izleyebiliriz. Daha eğlenceli olur!)


Örnek 8: Dil Kursunda İngilizce Tanışma Diyalogları

Elif: Hello, I’m Elif. Are you also taking the English course? (Merhaba, ben Elif. Sen de İngilizce kursuna mı gidiyorsun?)

Kaan: Hi Elif, I’m Kaan. Yes, I’m trying to improve my English. How about you? (Merhaba Elif, ben Kaan. Evet, İngilizcemizi geliştirmeye çalışıyorum. Peki sen?)

Elif: That’s exactly why I’m here, Kaan! English has always been a challenge for me. (İşte tam da bu yüzden buradayım, Kaan! İngilizce benim için her zaman bir zorluk olmuştur.)

Kaan: We can practice together and help each other out. Deal? (Birlikte pratik yapabilir ve birbirimize yardımcı olabiliriz. Anlaştık mı?)


Örnek 9: Seyahat Toplantısında İngilizce Tanışma Diyalogları

Aylin: Hi, I’m Aylin. Are you here for the travel meetup too? (Merhaba, ben Aylin. Sen de seyahat buluşması için mi geldin?)

Umut: Hi Aylin, I’m Umut. Yes, I love exploring new places. How about you? (Merhaba Aylin, ben Umut. Evet, yeni yerleri keşfetmeyi çok seviyorum. Peki sen?)

Aylin: Absolutely, Umut! Traveling is my passion. Do you have a favorite destination so far? (Kesinlikle, Umut! Seyahat etmek benim tutkum. Şu ana kadar favori bir destinasyonun var mı?)

Umut: I really enjoyed my trip to Italy. The culture and food were amazing. (İtalya’ya yaptığım seyahati gerçekten çok beğendim. Kültür ve yemek harikaydı.)


Örnek 10: Kitap Kulübü Toplantısı

Zeynep: Hi, I’m Zeynep. Are you a member of the book club too? (Merhaba, ben Zeynep. Sen de kitap kulübünün bir üyesi misin?)

Eren: Hi Zeynep, I’m Eren. Yes, I love reading, and a friend recommended this club to me. How about you? (Merhaba Zeynep, ben Eren. Evet, okumayı çok seviyorum ve bir arkadaşım bana bu kulübü önerdi. Peki sen?)

Zeynep: Absolutely, Eren! I’m a bookworm. I find it fascinating to discuss different perspectives on the same book. (Kesinlikle, Eren! Ben bir kitap kurduyum. Aynı kitap üzerine farklı bakış açılarını tartışmak beni büyülüyor.)

Eren: That sounds great! I look forward to the discussions. (Harika duyuluyor! Tartışmalara katılmayı dört gözle bekliyorum.)


Örnek 11: Yoga Sınıfı

Melis: Hello, I’m Melis. Is this your first time attending the yoga class? (Merhaba, ben Melis. Bu senin ilk kez yoga sınıfına katılman mı?)

Caner: Hi Melis, I’m Caner. Yes, a friend recommended it for relaxation. How about you? (Merhaba Melis, ben Caner. Evet, bir arkadaşım rahatlama için önerdi. Peki sen?)

Melis: No, I’ve been practicing yoga for a while. It’s not just a physical exercise; it also helps me stay centered. (Hayır, bir süredir yoga yapıyorum. Sadece fiziksel bir egzersiz değil; aynı zamanda dengede kalmama da yardımcı oluyor.)

Caner: I hope I can experience those benefits too. Nice to meet you, Melis! (Umarım ben de bu faydaları deneyimleyebilirim. Tanıştığımıza memnun oldum, Melis!)


Örnek 12: Film Gösterimi

Selma: Hi, I’m Selma. Are you here for the film screening too? (Merhaba, ben Selma. Sen de film gösterimi için mi geldin?)

Kerem: Hi Selma, I’m Kerem. Yes, I heard they are showing a classic film tonight. How about you? (Merhaba Selma, ben Kerem. Evet, bu akşam klasik bir film gösteriyorlarmış. Peki sen?)

Selma: Absolutely, Kerem! I love classic movies. They have a timeless charm. Which one is your favorite? *(Kesinlikle, Kerem! Klasik filmleri çok seviyorum. Onlarda zamansız


Örnek 13: Gönüllülük Etkinliği

İsmet: Hi, I’m İsmet. Are you volunteering for the community cleanup too? (Merhaba, ben İsmet. Sen de topluluk temizliği için gönüllü müsün?)

Asya: Hi İsmet, I’m Asya. Yes, it’s my first time volunteering here. How about you? (Merhaba İsmet, ben Asya. Evet, burada gönüllü olmamın ilk seferi. Peki sen?)

İsmet: No, I’ve been volunteering for a while. It’s a great way to give back to the community. Welcome aboard! (Hayır, bir süredir gönüllü olarak çalışıyorum. Topluluğa geri vermenin harika bir yolu. Hoş geldin!)

Asya: Thanks, İsmet! I’m excited to contribute. (Teşekkür ederim, İsmet! Katkıda bulunmak için sabırsızlanıyorum.)


Örnek 14: Teknoloji Konferansı

Baran: Hello, I’m Baran. Are you attending the tech conference too? (Merhaba, ben Baran. Sen de teknoloji konferansına mı katılıyorsun?)

Dilara: Hi Baran, I’m Dilara. Yes, I work in the tech industry, and these conferences are always insightful. How about you? (Merhaba Baran, ben Dilara. Evet, teknoloji sektöründe çalışıyorum ve bu konferanslar her zaman aydınlatıcı oluyor. Peki sen?)

Baran: Same here, Dilara! Networking and staying updated on industry trends are crucial. (Ben de aynı şekilde, Dilara! Ağ oluşturmak ve sektör trendlerinden haberdar olmak çok önemli.)

Dilara: Absolutely, Baran. It’s nice to meet someone with similar interests. (Kesinlikle, Baran. Benzer ilgi alanlarına sahip biriyle tanışmak güzel.)


Örnek 15: Hobi Kulübü Buluşması

Efe: Hi, I’m Efe. Are you a member of the photography club too? (Merhaba, ben Efe. Sen de fotoğrafçılık kulübünün bir üyesi misin?)

Zara: Hi Efe, I’m Zara. Yes, I love capturing moments with my camera. How about you? (Merhaba Efe, ben Zara. Evet, kameramla anıları yakalamayı çok seviyorum. Peki sen?)

Efe: Absolutely, Zara! Photography has been my passion for years. What type of photos do you enjoy taking the most? (Kesinlikle, Zara! Fotoğrafçılık yıllardır benim tutkum. En çok hangi tür fotoğrafları çekmeyi seversin?)

Zara: I’m fascinated by nature photography. The beauty of landscapes is so inspiring. (Doğa fotoğrafçılığı beni büyülüyor. Manzaranın güzelliği çok ilham verici.)


Örnek 16: Yemek Festivali

Deniz: Hi, I’m Deniz. Are you here for the food festival too? (Merhaba, ben Deniz. Sen de yemek festivali için mi geldin?)

Ece: Hi Deniz, I’m Ece. Absolutely! I heard there are some amazing dishes being served. How about you? (Merhaba Deniz, ben Ece. Kesinlikle! Harika yemeklerin servis edildiğini duydum. Peki sen?)

Deniz: Same here, Ece! I’m a foodie, and trying new dishes is always exciting. What’s your favorite type of cuisine? (Ben de aynı şekilde, Ece! Ben bir yemek tutkunuyum ve yeni yemekleri denemek her zaman heyecan verici. Senin favori mutfak türün nedir?)

Ece: I love Italian cuisine. Pasta and pizza are my weaknesses! (İtalyan mutfağını seviyorum. Makarna ve pizza benim zayıflıklarım!)


Örnek 17: Gitar Atölyesi

Cem: Hi, I’m Cem. Are you attending the guitar workshop too? (Merhaba, ben Cem. Sen de gitar atölyesine mi katılıyorsun?)

Elif: Hi Cem, I’m Elif. Yes, I recently started learning to play the guitar. How about you? (Merhaba Cem, ben Elif. Evet, yakın zamanda gitar çalmayı öğrenmeye başladım. Peki sen?)

Cem: That’s cool, Elif! I’ve been playing for a few years now. It’s a great way to unwind. What made you interested in learning the guitar? (Harika, Elif! Ben birkaç yıldır çalıyorum. Rahatlamak için harika bir yol. Seni gitar çalmayı öğrenmeye yönelten nedir?)

Elif: I’ve always admired how music can express emotions, and the guitar seems like a versatile instrument for that. (Müziğin duyguları nasıl ifade edebileceğini her zaman beğenmişimdir, ve gitar bunun için çok yönlü bir enstrüman gibi görünüyor.)


Tabii ki, işte biraz daha İngilizce tanışma diyalog örneği:


Örnek 16: Yemek Festivali

Deniz: Hi, I’m Deniz. Are you here for the food festival too?
(Merhaba, ben Deniz. Sen de yemek festivali için mi geldin?)

Ece: Hi Deniz, I’m Ece. Absolutely! I heard there are some amazing dishes being served. How about you?
(Merhaba Deniz, ben Ece. Kesinlikle! Harika yemeklerin servis edildiğini duydum. Peki sen?)

Deniz: Same here, Ece! I’m a foodie, and trying new dishes is always exciting. What’s your favorite type of cuisine?
(Ben de aynı şekilde, Ece! Ben bir yemek tutkunuyum ve yeni yemekleri denemek her zaman heyecan verici. Senin favori mutfak türün nedir?)

Ece: I love Italian cuisine. Pasta and pizza are my weaknesses!
(İtalyan mutfağını seviyorum. Makarna ve pizza benim zayıflıklarım!)


Örnek 17: Gitar Atölyesi

Cem: Hi, I’m Cem. Are you attending the guitar workshop too?
(Merhaba, ben Cem. Sen de gitar atölyesine mi katılıyorsun?)

Elif: Hi Cem, I’m Elif. Yes, I recently started learning to play the guitar. How about you?
(Merhaba Cem, ben Elif. Evet, yakın zamanda gitar çalmayı öğrenmeye başladım. Peki sen?)

Cem: That’s cool, Elif! I’ve been playing for a few years now. It’s a great way to unwind. What made you interested in learning the guitar?
(Harika, Elif! Ben birkaç yıldır çalıyorum. Rahatlamak için harika bir yol. Seni gitar çalmayı öğrenmeye yönelten nedir?)

Elif: I’ve always admired how music can express emotions, and the guitar seems like a versatile instrument for that.
(Müziğin duyguları nasıl ifade edebileceğini her zaman beğenmişimdir, ve gitar bunun için çok yönlü bir enstrüman gibi görünüyor.)


Örnek 18: Sanat ve El Sanatları Sergisi

Ayşe: Hi, I’m Ayşe. Are you here to check out the art and crafts exhibition too?
(Merhaba, ben Ayşe. Sen de sanat ve el sanatları sergisini görmeye mi geldin?)

Ali: Hi Ayşe, I’m Ali. Absolutely! I love handmade crafts and unique art pieces. How about you?
(Merhaba Ayşe, ben Ali. Kesinlikle! El yapımı el sanatları ve benzersiz sanat eserlerini çok seviyorum. Peki sen?)

Ayşe: Same here, Ali! I find handcrafted items have a special charm. What type of art are you most interested in?
(Ben de aynı şekilde, Ali! El yapımı ürünlerin özel bir çekiciliği olduğunu düşünüyorum. Senin en çok ilgilendiğin sanat türü nedir?)

Ali: I’m particularly drawn to abstract paintings. The way they evoke emotions is fascinating.
(Ben özellikle soyut resimlere ilgi duyuyorum. Duyguları nasıl çağrıştırdıkları beni büyülüyor.)


Örnek 19: Doğa Yürüyüşü Grubu

Zara: Hello, I’m Zara. Are you part of the nature hiking group too? (Merhaba, ben Zara. Sen de doğa yürüyüşü grubunun bir üyesi misin?)

Berk: Hi Zara, I’m Berk. Absolutely! I love spending time outdoors and exploring nature. How about you? (Merhaba Zara, ben Berk. Kesinlikle! Açık havada zaman geçirmeyi ve doğayı keşfetmeyi seviyorum. Peki sen?)

Zara: Same here, Berk! Nature has a calming effect on me. What’s your favorite hiking trail so far? (Ben de aynı şekilde, Berk! Doğanın benim üzerimde sakinleştirici bir etkisi var. Şu ana kadar favori yürüyüş rotan nedir?)

Berk: I really enjoy the trails in the nearby national park. The scenery is breathtaking. (Yakındaki milli parktaki rotaları gerçekten çok seviyorum. Manzara nefes kesici.)


Örnek 20: Yaratıcı Yazı Atölyesi

Mert: Hi, I’m Mert. Are you here for the creative writing workshop too? (Merhaba, ben Mert. Sen de yaratıcı yazı atölyesine mi katılıyorsun?)

Deniz: Hi Mert, I’m Deniz. Yes, I’ve always been interested in expressing myself through writing. How about you? (Merhaba Mert, ben Deniz. Evet, kendimi yazıyla ifade etmeye her zaman ilgi duydum. Peki sen?)

Mert: Absolutely, Deniz! Writing is a powerful way to convey emotions and stories. What genres do you enjoy writing in? (Kesinlikle, Deniz! Yazı yazmak duyguları ve hikayeleri iletmek için güçlü bir yol. Hangi türlerde yazı yazmaktan hoşlanırsın?)

Deniz: I love experimenting with fiction and poetry. It allows me to explore different perspectives. (Ben kurgu ve şiirle deneme yapmayı seviyorum. Bu, farklı bakış açılarını keşfetmeme izin veriyor.)


Örnek 21: Gönüllü Hayvan Barınağı Ziyareti

Eylül: Hi, I’m Eylül. Do you volunteer at the animal shelter too? (Merhaba, ben Eylül. Sen de hayvan barınağında gönüllü müsün?)

Arda: Hi Eylül, I’m Arda. Yes, I love spending time with animals and helping out. How about you? (Merhaba Eylül, ben Arda. Evet, hayvanlarla zaman geçirmeyi ve yardımcı olmayı çok seviyorum. Peki sen?)

Eylül: Same here, Arda! Animals have a special place in my heart. What’s your favorite part about volunteering? (Ben de aynı şekilde, Arda! Hayvanlar benim için özel bir yerde. Gönüllü olmanın senin için en güzel yanı nedir?)

Arda: I find it rewarding to see the positive impact we can have on the lives of these animals, even in small ways. (Bu hayvanların hayatları üzerinde küçük bile olsa pozitif bir etki yapabildiğimizi görmek benim için ödüllendirici.)


Örnek 22: Film Kulübü Toplantısı

Melis: Hello, I’m Melis. Do you also attend the film club meetings? (Merhaba, ben Melis. Sen de film kulübü toplantılarına mı katılıyorsun?)

Alp: Hi Melis, I’m Alp. Yes, I love discussing and analyzing films. How about you? (Merhaba Melis, ben Alp. Evet, filmleri tartışmayı ve analiz etmeyi çok seviyorum. Peki sen?)

Melis: Absolutely, Alp! Movies are like a window to different worlds for me. Do you have a favorite genre? (Kesinlikle, Alp! Filmler benim için farklı dünyalara açılan bir pencere gibidir. Senin favori türün nedir?)

Alp: I’m a fan of science fiction. The possibilities and imagination in those films always fascinate me. (Ben bilim kurgu hayranıyım. Bu filmlerdeki olasılıklar ve hayal gücü beni her zaman büyüler.)


Örnek 23: Moda Sergisi

Zeynep: Hi, I’m Zeynep. Are you here for the fashion exhibition too? (Merhaba, ben Zeynep. Sen de moda sergisi için mi geldin?)

Can: Hi Zeynep, I’m Can. Yes, I have a keen interest in fashion and design. How about you? (Merhaba Zeynep, ben Can. Evet, modaya ve tasarıma büyük ilgim var. Peki sen?)

Zeynep: Same here, Can! I find fashion to be a form of self-expression. What fashion styles do you admire the most? (Ben de aynı şekilde, Can! Modayı bir tür öz ifade olarak buluyorum. Hangi moda stillerini en çok beğenirsin?)

Can: I appreciate minimalist and classic styles. They always seem timeless and elegant. (Ben minimalist ve klasik stilleri takdir ediyorum. Her zaman zamansız ve şık görünüyorlar.)


Örnek 24: Robotik Atölyesi

Efe: Hi, I’m Efe. Do you also participate in the robotics workshop? (Merhaba, ben Efe. Sen de robotik atölyesine mi katılıyorsun?)

Selma: Hi Efe, I’m Selma. Yes, I find robotics fascinating, and I’m eager to learn more. How about you? (Merhaba Efe, ben Selma. Evet, ben de robotiği büyüleyici buluyorum ve daha fazlasını öğrenmeye hevesliyim. Peki sen?)

Efe: Absolutely, Selma! Building and programming robots is like bringing ideas to life. What aspect of robotics interests you the most? (Kesinlikle, Selma! Robotlar inşa etmek ve programlamak, fikirleri hayata geçirmek gibidir. Robotiğin hangi yönü seni en çok ilgilendiriyor?)

Selma: I’m particularly interested in the applications of robotics in healthcare. It has the potential to make a significant impact. (Ben özellikle robotiğin sağlık alanındaki uygulamalarına ilgi duyuyorum. Bu, önemli bir etki yaratma potansiyeline sahip.)


Örnek 25: Fotoğrafçılık Gezisi

Deniz: Hi, I’m Deniz. Are you joining the photography trip too? (Merhaba, ben Deniz. Sen de fotoğraf gezisine mi katılıyorsun?)

Ece: Hi Deniz, I’m Ece. Absolutely! Capturing beautiful moments with my camera is my favorite hobby. How about you? (Merhaba Deniz, ben Ece. Kesinlikle! Kameramla güzel anları yakalamak benim favori hobim. Peki sen?)

Deniz: Same here, Ece! Photography is a way for me to freeze memories in time. What kind of photography do you enjoy the most? (Ben de aynı şekilde, Ece! Fotoğrafçılık, benim için anıları zamanda dondurmanın bir yoludur. En çok hangi tür fotoğrafçılığı seversin?)

Ece: I love landscape photography, especially during sunrise and sunset. The play of light is magical. (Ben manzara fotoğrafçılığını seviyorum, özellikle gün doğumu ve gün batımında. Işığın oyunu sihirli.)

Ads Blocker Image Powered by Code Help Pro

Reklam Engelleyici Algılandı!

Reklamları engellemek için uzantı kullandığınızı tespit ettik.

Lütfen bu reklam engelleyiciyi devre dışı bırakarak ya da sitemize izin vererek bize destek olun.

Dikkat: VPN eklentiniz üzerinde de reklam engelleyici olabilir.